Keçiören ve Eğitim Araştırma Hastanesi'nde anestezi teknikeri olarak görev yapan Sevginur Aktaş, 13 Eylül 2020'de, evinde silahla başından vurulmuş halde bulunmuştu. Ağır yaralanan Sevginur Aktaş, Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılmıştı. Eşinin intihar ettiğini öne süren Müslüm Aktaş ise tutuklanmış, yoğun bakımdan çıktıktan sonra Sevginur Aktaş polise verdiği ifadesinde intihar etmediğini, eşinin kendisini vurduğu beyanında bulunmuştu.
75 YILA KADAR HAPİS İSTEMİ
Beyninin hasar görmesi sebebiyle yürüyemeyen, görme sorunu yaşayan Sevginur Aktaş, tedavisi tamamlandıktan sonra tekerlekli sandalye ile taburcu olmuştu. Eşi Müslüm Aktaş hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma tamamlanarak, 'Eşe karşı öldürmeye teşebbüs', 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma', 'Eşe karşı nitelikli cinsel saldırı', 'Eşe karşı kasten yaralama' suçlarından 75 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştı. Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi'de görülen davada, taraf avukatları salonda hazır bulunurken sanık Müslüm Aktaş duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
'2,5 LİRALIK KURŞUNA BAKAR' DEMİŞ
Duruşmada tanık olarak dinlenen Sevginur Aktaş'ın kız kardeşi E.A. Müslüm'ün sürekli ablasını kıskandığı için kavga ettiklerini belirtti. E.A. "Ben Müslüm'ü ilk kez isteme gününde gördüm öncesinde ablam bana bahsetmedi. Sonrasında nişanlandılar. Nişanlılık döneminde ben ablamın yanında kalıyordum. Sanık ablamı sürekli arayarak kontrol etmeye çalışıyordu. Ablam bunalıp telefonu kapatınca beni arayıp ablamı soruyordu. Uyuyor deyince inanmıyor, ablamın fotoğrafını çekip atmamı istiyordu." dedi. (DHA)