Boğaziçililerin Adliye önündeki açıklamasına polis müdahalesi: Çok sayıda öğrenci gözaltına alındı. Boğaziçi Dayanışması, avukatların verdiği bilgilere göre 52 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Çağlayan Adliyesi önünde yaşananlar ve gözaltına alınan öğrencilerin sayısı ile ilgili henüz resmi bir açıklama yapılmadı.
Öte yandan dün gözaltına alınan 24 öğrencinin adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı bildirildi.

'Henüz basın açıklaması bile yapmamıştık'
BBC Türkçe'ye isminin gizli kalması koşuluyla konuşan bir eylemci, polisin bugün öğrencileri gözaltına alırken orantısız şiddet uyguladığını ve ters kelepçe taktığını söyledi:
"Saat 13.40 gibi meydana geldik. Bir önceki duruşma gününe göre bu kez çok daha fazla polis ve gözaltı aracı vardı. Adliyenin bütün yollarını kapattılar. Biz adliyeye yakın bir kafede otururken, polis kafedeki herkesin çıkması gerektiğini söyledi. Barikatın içinde kalan herkes gözaltına alınacağını söylediler. Biz de bunun üzerine adliyenin C kapısına doğru gittik. Boğaziçili öğrenciler de buraya gelince yaklaşık 40-50 kişilik bir kalabalık oluştu.
"Polis, bugün burada basın açıklaması yapılmasının kaymakamlıkça yasaklandığını ve dağılmamızı söyledi. Henüz bir slogan atmamış ya da basın açıklaması yapmamışken, sadece topluluk halinde duruyorken, polis bir anda hücum etti. Etrafımızı sardı. Bizi ablukaya aldılar, koridor yaptılar, o koridordan herkesi çok ciddi şiddet uygulayarak, ters kelepçeyle gözaltına almaya başladılar. Bir kısmımız kaçtık. Üzerlerimize kalkanları dayayarak sürüklediler."
Eylemci, 40'tan fazla kişinin gözaltına alındığını tahmin ettiklerini söylemişti.
Basın açıklaması kampüste okundu
Polis müdahalesi nedeniyle Çağlayan Adliyesi'nin önünde okunamayan basın açıklaması, üniversite kampüsünde okundu.
Öğrencilerin açıklamasında, "Bugün iktidar LGBTI+'ları ve gökkuşağı bayrağını kriminalize etmeye çalışarak kendi meşruiyet krizini örtmeye çalışmaktadır. İktidar bilmelidir ki bizim bu mücadeleyi sürdürmeye yüreğimiz de gücümüz de yetiyor. Bizler kararlı ve haklıyız" ifadeleri yer aldı.
Dün Boğaziçi Üniversitesi'ndeki protestolarda tutuklanan arkadaşlarının serbest bırakılması için gösteriler düzenleyen Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri gözaltına alınmıştı.
Gözaltıları protesto eden öğrencilere de polis müdahale etmişti.
Boğaziçi Dayanışması, gözaltı gerekçesinin "gökkuşağı bayrağı taşımak" olduğunu açıklamıştı.
Prof. Dr. Melih Bulu'nun Ocak ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör olarak atanmasına tepki olarak başlayan eylemler, polisin kampüs içerisinde yaptığı sert müdahale ve iktidarın başta LGBTİ olmak üzere bazı kesimleri hedef göstermesi ve sorumlu tutmasıyla genişlemişti.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, öğrencilerin eylemini "rektörlük ablukası suçu" olarak tanımlamış ve Bulu'nun LGBTİ Çalışmaları Aday Kulübü'nün adaylık statüsünü kaldırdığı için eylemler düzenlendiğini öne sürmüştü.
Fahrettin Altun'un bu iddiasına rağmen öğrenciler ve Boğaziçi Dayanışma; protestolarının amacını Bulu'nun istifası, yeni rektörün seçimle belirlenmesi ve tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması olarak sıralıyor.
Altun daha sonra "Biz reform dedikçe, daha fazla demokrasi dedikçe, yeni anayasa dedikçe, büyüme dedikçe, refahın tabana yayılması dedikçe onlar sokakları karıştırmaya çalışıyor, darbe çığırtkanlığı yapıyorlar" demiş ancak mesajında kimleri kast ettiğini söylememişti. (BBC)