İzmir Kadın Platformu, Barış metnine imza atan Dokuz Eylül Üniversitesi'nde görevli 11 akademisyenin açığa alınmasına karşı rektörlük önüne siyah çelenk bıraktı. "Tek suçları Barış istemek olan, savaş ve yıkım politikalarına ortak olmayı reddeden ve bunun için beyanda bulunan; yani tek suçları “savaşa hayır” demek olan Barış İmzacısı Akademisyenlerimiz için adalet aramaya geldik" diyen platform üyesi kadınlar alkışlarla rektörlüğün kararına tepki gösterdiler.
Dokuz Eylül Üniversitesi rektörlük binası önüne çelenk ile yürüyen kadınların yaptıkları basın açıklaması şöyle:
"Dokuz Eylül Üniversitesi’nden uzaklaştırılan hocalarımız ile birlikte sadece bugün değil, yıllardır emek, demokrasi ve barış mücadelesini kadınlar olarak birlikte veriyoruz, vermeye de devam edeceğiz. Bu arkadaşlarımız 28 Haziran’da ellerine ulaşan sarı zarflarla, rektörlük marifetiyle süresiz olarak açığa alındılar. Kraldan çok kralcı olan Rektör Adnan Kasman, en az iki kez İstanbul Savcılığı’na yazı yazarak 11 akademisyen hakkında yürütülen soruşturmanın akıbetini merak etti. Aldığı yanıtlar, soruşturmanın sürdüğü yönünde olmuştur. Barış imzacısı akademisyenler hakkında henüz ne bir dava vardır ortada; ne de şimdiye kadar yürütülen bir idarî soruşturma. Oysa Rektör Kasman, savcılığın yanıtlarını ve KHK’ları kendine güya dayanak yaparak, aslında sadece kendi iradesi ve tasarrufuyla bu haksız, hukuksuz uygulamaya imza atmıştır. Rektör Adnan Kasman’a soruyoruz;
- Arkadaşlarımız hakkında 1 yıldan uzun bir süre önce açılan bir savcılık soruşturması için neden bugün açığa alma kararı alınıyor?
- 1 yıldır soruşturma selametini tehdit etmeyenler şimdi mi tehlike arz etmektedirler?
Haksızlık adaletsizlik açığa almakla da kalmıyor. Rektörlük arkadaşlarımızın odalarının kilitleri değiştiriyor. Onları, özel eşyalarını bile almadan kapının önüne koymaya çalışıyor. Bilmiyorlar ki, hayat bugünden ibaret değil. Yarınlar da gelecek. Hem de çabuk gelecek, bu böyle bilinsin. O zaman bunların hesabını nasıl vereceksiniz; nasıl yüzümüze bakacaksınız.
Bugün buradan tekrar tekrar söylüyoruz: Bizler tarafız! Barış imzacısı hocalarımızdan tarafız, Barıştan tarafız, özgür bilimden, eşitlikten, adaletten tarafız! Mücadelemiz tüm dostlarımız işlerine geri dönene kadar, ülkemizin her yerine barış gelinceye kadar, üniversitelerimiz özgürlüklerine kavuşuncaya kadar devam edecektir.
Her zaman olduğu gibi Bugün de, emeğine, özgürlüğüne, barışa, kardeşliğe, eşitliğe sahip çıkan biz kadınlar; güvencesizliğe, yoksulluğa, baskı ve tutuklamalara, kadın cinayetlerine, OHAL’e KHK’lara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Soruşturmalarınız, ihraçlarınız bizi yıldıramadı. Susmadık, susmayacağız, barışı, eşitliği, özgürlüğü, bir arada yaşamı savunmaya devam edeceğiz."