DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası, 8 Mart Dünya Emekçi
Kadınlar Günü’ne atfen her yıl kadın işçilerin çalışma hayatında
karşılaştığı sorunlarını görünür kılmak amacıyla Kadın Emeği Raporu hazırlıyor. Genel-İş’in
emek araştırmalarının bu yılki sonuçlarına göre, Türkiye’de her 10 kadından sadece
üçünün çalıştığına dikkat çekildi.
Kadın işsizleri sayısının 3 milyona
yaklaştığı, çocuk gelin ve çocuk anne sayısının hızla arttığ , yoksulluğun ençok
kadınları etkilediği vurgulanan rapor aynen şöyle:
Ø
22017’DE KADINLARIN DURUMU
22017’DE KADINLARIN DURUMU
2017’de de kadınlar hayatın her alanında eşitsizlik,
ayrımcılık, şiddet, cinsel istismara maruz kaldı. Türkiye nüfusunun %49,8’ini[1]oluşturan
kadınların, toplumsal eşitsizliklerin etkisiyle siyasetten hukuka, eğitimden
sağlığa kadar hayatın her alanında hakları kısıtlandı.
ayrımcılık, şiddet, cinsel istismara maruz kaldı. Türkiye nüfusunun %49,8’ini[1]oluşturan
kadınların, toplumsal eşitsizliklerin etkisiyle siyasetten hukuka, eğitimden
sağlığa kadar hayatın her alanında hakları kısıtlandı.
ü Ç* Çocuk Gelin ve Çocuk Anne Sayısı
Arttı: Kız çocuklarının eğitim ve yaşam haklarından mahrum
bırakılarak evlenmeye ve anne olmaya zorlanması, çocuk gelin ve çocuk anne
gerçeğini giderek büyütmektedir.Türkiye’de
resmi rakamlara göre her 10 kadından en az 3’ü 18 yaşının altında evlendirildi.[2] 17 bine yakın kız çocuğu doğum yaptı. Doğum
yapan kız çocuklarının 234’üise maalesef 15 yaşın altında.[3]Bu
çocukların büyük bir kısmı çocuk gelin olmakla birlikte çocuk istismarları
sonucu da doğum yapmak zorunda kalan kız çocukları olduğunu söylemek yanlış
olmayacaktır. Çocuk gelinlerde ve çocuk annelerde resmi rakamların yanı sıra
kayıtlara geçirilmeyen ve hakkında yasal işlem yapılmayan çocuk gelinler ve
çocuk anneler de göz önünde bulunduğunda hiç kuşkusuz bu sayı daha da
artacaktır.
Arttı: Kız çocuklarının eğitim ve yaşam haklarından mahrum
bırakılarak evlenmeye ve anne olmaya zorlanması, çocuk gelin ve çocuk anne
gerçeğini giderek büyütmektedir.Türkiye’de
resmi rakamlara göre her 10 kadından en az 3’ü 18 yaşının altında evlendirildi.[2] 17 bine yakın kız çocuğu doğum yaptı. Doğum
yapan kız çocuklarının 234’üise maalesef 15 yaşın altında.[3]Bu
çocukların büyük bir kısmı çocuk gelin olmakla birlikte çocuk istismarları
sonucu da doğum yapmak zorunda kalan kız çocukları olduğunu söylemek yanlış
olmayacaktır. Çocuk gelinlerde ve çocuk annelerde resmi rakamların yanı sıra
kayıtlara geçirilmeyen ve hakkında yasal işlem yapılmayan çocuk gelinler ve
çocuk anneler de göz önünde bulunduğunda hiç kuşkusuz bu sayı daha da
artacaktır.
* Her Gün En Az 4 Kadın Şiddete Maruz
Kaldı: Kadına yönelik şiddet hayatın her alanında kadınların
karşısına çıkmaya devam ediyor. Kadınlar aile içinde, sokaklarda, toplu taşıma
araçlarında ya da işyerlerinde tanıdıkları veya tanımadıkları erkekler
tarafından hemen her gün şiddete maruz kalıyor. 2017 yılında en az 286 kadın ve kız çocuğu öldürüldü. 101 kadın tecavüze,
248 kadın tacize, 377 kız çocuğuna cinsel istismara ve 418 kadına şiddete maruz
kaldı.[4]Kayıtlı
rakamlara göre her gün en az 4 kadın şiddete uğradı.
Kaldı: Kadına yönelik şiddet hayatın her alanında kadınların
karşısına çıkmaya devam ediyor. Kadınlar aile içinde, sokaklarda, toplu taşıma
araçlarında ya da işyerlerinde tanıdıkları veya tanımadıkları erkekler
tarafından hemen her gün şiddete maruz kalıyor. 2017 yılında en az 286 kadın ve kız çocuğu öldürüldü. 101 kadın tecavüze,
248 kadın tacize, 377 kız çocuğuna cinsel istismara ve 418 kadına şiddete maruz
kaldı.[4]Kayıtlı
rakamlara göre her gün en az 4 kadın şiddete uğradı.

*Yoksulluk En Çok Kadınları
Etkiliyor: Türkiye’de yoksulluktan en çok kadınlar etkileniyor.
Türkiye’de resmi rakamlara göre 16 milyondan fazla yoksul var ve nüfusuna göre
yoksulluk oranı yüzde 21,2’dir. Kadınların yoksulluk oranı ise 21,6’dır. Yani
her 10 kadından 2’si yoksuldur.[5]
Etkiliyor: Türkiye’de yoksulluktan en çok kadınlar etkileniyor.
Türkiye’de resmi rakamlara göre 16 milyondan fazla yoksul var ve nüfusuna göre
yoksulluk oranı yüzde 21,2’dir. Kadınların yoksulluk oranı ise 21,6’dır. Yani
her 10 kadından 2’si yoksuldur.[5]
* Türkiye Cinsiyet Eşitliğinde Son
Sıralarda: Küresel ölçekte yapılan toplumsal cinsiyet araştırmaları, Türkiye’de
kadınların çalışma hayatından kaynaklanan sorunlarının temelinin toplumsal
cinsiyet eşitsizliğine dayandığını ortaya koyuyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun
2017 yılında hazırladığı Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi sonuçlarına
göre; Türkiye 145 ülke içinde 131. sırada yer almaktadır. Aynı araştırmada,
çalışma hayatındaki kadınların durumunu ortaya koyan “ekonomik katılım ve
fırsat eşitliği” göstergesine baktığımızda da Türkiye 144 ülke içinde 128.
sıradadır. Eğitime ulaşım fırsatlarında, siyasete katılımda, ekonomik katılım
ve fırsatlarda 144 ülke içerisinde sonlardadır.[6]
Sıralarda: Küresel ölçekte yapılan toplumsal cinsiyet araştırmaları, Türkiye’de
kadınların çalışma hayatından kaynaklanan sorunlarının temelinin toplumsal
cinsiyet eşitsizliğine dayandığını ortaya koyuyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun
2017 yılında hazırladığı Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi sonuçlarına
göre; Türkiye 145 ülke içinde 131. sırada yer almaktadır. Aynı araştırmada,
çalışma hayatındaki kadınların durumunu ortaya koyan “ekonomik katılım ve
fırsat eşitliği” göstergesine baktığımızda da Türkiye 144 ülke içinde 128.
sıradadır. Eğitime ulaşım fırsatlarında, siyasete katılımda, ekonomik katılım
ve fırsatlarda 144 ülke içerisinde sonlardadır.[6]
*
Kadınlar
Kendini Güvende Hissetmiyor: Kadına yönelik
saldırıların artmasına karşın gerekli yasal ve koruyucu önlemlerin alınmaması nedeniyle
kadınlar kendilerine güvensiz hissediyor.Her 10 kadından 4’ü kendisini güvende
hissetmiyor. [7]
Kadınlar
Kendini Güvende Hissetmiyor: Kadına yönelik
saldırıların artmasına karşın gerekli yasal ve koruyucu önlemlerin alınmaması nedeniyle
kadınlar kendilerine güvensiz hissediyor.Her 10 kadından 4’ü kendisini güvende
hissetmiyor. [7]
Ø KADIN
EMEĞİNDEKİ DURUM
EMEĞİNDEKİ DURUM
* Kadınların
İşgücüne Katılma Oranları Düşük, İstihdama Katılımları Yetersiz…
İşgücüne Katılma Oranları Düşük, İstihdama Katılımları Yetersiz…
Kadınların
işgücüne katılma oranı, 2017 yılı Kasım ayında bir önceki yılın Kasım ayına
göre1,1 puan artarak yüzde 33,8’e
yükselmiştir.[8]Ancak
bu artışa rağmen, Türkiye’de kadınların işgücüne katılma düzeyi, OECD
ve AB’ye üye ülke ortalamalarının çok altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında
kadınların işgücüne katılma oranı Türkiye’de yüzde 32,5 iken OECD üye ülke
ortalamalarında yüzde 51,9, AB üye ülke ortalamalarında yüzde 46’dır.
işgücüne katılma oranı, 2017 yılı Kasım ayında bir önceki yılın Kasım ayına
göre1,1 puan artarak yüzde 33,8’e
yükselmiştir.[8]Ancak
bu artışa rağmen, Türkiye’de kadınların işgücüne katılma düzeyi, OECD
ve AB’ye üye ülke ortalamalarının çok altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında
kadınların işgücüne katılma oranı Türkiye’de yüzde 32,5 iken OECD üye ülke
ortalamalarında yüzde 51,9, AB üye ülke ortalamalarında yüzde 46’dır.
OECD, AB ve Türkiye’de Kadınların İşgücüne Katılma Oranları.[9]

Kaynak: OECD, EUROSTAT, TÜİK. (2017). İşgücüne katılma
oranları yıllık sonuçlar
oranları yıllık sonuçlar
* Her
10 Kadından Yalnızca 3’ü Çalışıyor!
10 Kadından Yalnızca 3’ü Çalışıyor!
Kadınların istihdama katılım oranı,2017 yılı Kasım ayında bir
önceki yılın Kasım ayına göre 1,8 puan artarak yüzde 29,3’e çıkmıştır.[10]
Yıllık bazda bakıldığında ise artış oranı daha azdır. 2015 yılında kadınların
istihdama katılım oranı yüzde 30,2 iken, 2016 yılında sadece 0,4 puan artarak
30,6’ya yükselmiştir. Bunda kadınların istihdama katılımına yönelik
politikaların yeterli olmamasının yanı sıra kadınlara atfedilen toplumsal rollerin
de önemli bir etkisi vardır. Örneğin 11 milyondan fazla kadın ev işleri nedeniyle
çalışma hayatına katılamadığını belirtmiştir.[11]
önceki yılın Kasım ayına göre 1,8 puan artarak yüzde 29,3’e çıkmıştır.[10]
Yıllık bazda bakıldığında ise artış oranı daha azdır. 2015 yılında kadınların
istihdama katılım oranı yüzde 30,2 iken, 2016 yılında sadece 0,4 puan artarak
30,6’ya yükselmiştir. Bunda kadınların istihdama katılımına yönelik
politikaların yeterli olmamasının yanı sıra kadınlara atfedilen toplumsal rollerin
de önemli bir etkisi vardır. Örneğin 11 milyondan fazla kadın ev işleri nedeniyle
çalışma hayatına katılamadığını belirtmiştir.[11]
Türkiye’de kadın istihdamı da OECD
ve AB üye ülke ortalamalarının altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında
kadınların istihdama katılım oranı OECD üye ülke ortalamalarında yüzde 44,4, AB
üye ülke ortalamalarında yüzde 45,9’dur.
ve AB üye ülke ortalamalarının altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında
kadınların istihdama katılım oranı OECD üye ülke ortalamalarında yüzde 44,4, AB
üye ülke ortalamalarında yüzde 45,9’dur.
OECD, AB ve Türkiye’de Kadınların İstihdam Edilme Oranları:

Kaynak: OECD,
EUROSTAT, TÜİK. (2017). İstihdamoranları yıllık sonuçları.
EUROSTAT, TÜİK. (2017). İstihdamoranları yıllık sonuçları.
İstihdam edilen kadınların işteki
durumuna bakıldığında ise; ücretli, maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışan
kadınların sayısı artarken, kendi hesabına ve ücretsiz aile işçisi olarak çalışan
kadınların sayısı düşmüştür. Ücretli,
maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışan kadın oranı 2014 yılında yüzde 60 iken,
2016 yılında yüzde 63’e, 2017 yılı Kasım
ayında ise yüzde 65,2’e yükselmiştir. Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan
kadınların oranı ise 2014 yılında yüzde 29,4 iken, 2016 yılında yüzde 26,3’e
gerilemiş, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 24 olmuştur.
durumuna bakıldığında ise; ücretli, maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışan
kadınların sayısı artarken, kendi hesabına ve ücretsiz aile işçisi olarak çalışan
kadınların sayısı düşmüştür. Ücretli,
maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışan kadın oranı 2014 yılında yüzde 60 iken,
2016 yılında yüzde 63’e, 2017 yılı Kasım
ayında ise yüzde 65,2’e yükselmiştir. Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan
kadınların oranı ise 2014 yılında yüzde 29,4 iken, 2016 yılında yüzde 26,3’e
gerilemiş, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 24 olmuştur.
İstihdam Edilen Kadınların İşteki Durumlarına Göre Dağılımı:

Kaynak: TÜİK.(2017).
İşgücü istatistikleri yıllık sonuçlarından yararlanarak
Araştırma Dairesi tarafından
hesaplanmıştır.
İşgücü istatistikleri yıllık sonuçlarından yararlanarak
Araştırma Dairesi tarafından
hesaplanmıştır.
* Kadınların Yarıya Yakını Kayıt Dışı Çalıştırılıyor!
Kadınlar istihdam içerisinde yeterince yer almamakla
birlikte çalışma hayatında karşı karşıya kaldıkları en önemli sorun kayıt dışı
çalıştırılmalarıdır. 2017 yılı Kasım ayı verilerine göre istihdam edilen
kadınların yüzde 43’ü kayıt dışıdır. Ücretsiz aile işçisi her 10 kadından 9’u,
kendi hesabına çalışan her 10 kadından 7’si, ücretli maaşlı veya yevmiyeli
çalışan her 10 kadından 2’si kayıt dışı çalıştırılmaktadır. [12]
Bu durum kadınların çalışma hayatında daha güvencesiz olmalarının yanı sıra en
temel sağlık, emeklilik gibi haklardan mahrum kalmalarına neden olmaktadır.
birlikte çalışma hayatında karşı karşıya kaldıkları en önemli sorun kayıt dışı
çalıştırılmalarıdır. 2017 yılı Kasım ayı verilerine göre istihdam edilen
kadınların yüzde 43’ü kayıt dışıdır. Ücretsiz aile işçisi her 10 kadından 9’u,
kendi hesabına çalışan her 10 kadından 7’si, ücretli maaşlı veya yevmiyeli
çalışan her 10 kadından 2’si kayıt dışı çalıştırılmaktadır. [12]
Bu durum kadınların çalışma hayatında daha güvencesiz olmalarının yanı sıra en
temel sağlık, emeklilik gibi haklardan mahrum kalmalarına neden olmaktadır.
Tablo.4. Kayıt Dışı Kadın İstihdamı
Bin Kişi | İstihdam Edilen Kadınların Toplamı | Kayıtlı İstihdam Edilen Kadınlar | Kayıt Dışı İstihdam Edilen Kadınlar | Kayıt Dışı İstihdam Oranı |
2014 | 7.688 | 3.964 | 3.724 | 48,4 |
2015 | 8.058 | 4.347 | 3.711 | 46,0 |
2016 | 8.314 | 4.636 | 3.678 | 44,2 |
2017/11 | 8.905 | 5.064 | 3.841 | 43,13 |
Kaynak: TÜİK.(2017).
İşgücü İstatistikleri
İşgücü İstatistikleri
İşsizlikten en çok kadınlar etkilenmekte ve işsizlik
yıldan yıla artmaktadır. 2014 yılında yüzde 11,9 olan kadın işsizlik oranı,
2016 yılı sonunda yüzde 13,7’ye çıkmış,2017
yılı Kasım ayında ise yüzde 13,4 olmuştur. OECD ve AB ülkelerinde ise kadın
işsizliği düşme eğilimindedir. OECD’ye üye ülkelerde kadın işsizliği
ortalaması 2014 yılında yüzde 7,4 iken, 2016 yılında yüzde 6,4’e gerilemiştir. AB’ye
üye ülkeler ortalamasında ise kadın işsizliği yüzde 10,3’ten yüzde 8,8’e
gerilemiştir. 2014 yılında 2 milyon 788 bin olan geniş tanımlı kadın işsizliği
2016 yılında 2 milyon 959 bine, 2017
yılı Kasım ayında 2 milyon 896 bine ulaşarak yüzde 24,5 olmuştur.
yıldan yıla artmaktadır. 2014 yılında yüzde 11,9 olan kadın işsizlik oranı,
2016 yılı sonunda yüzde 13,7’ye çıkmış,2017
yılı Kasım ayında ise yüzde 13,4 olmuştur. OECD ve AB ülkelerinde ise kadın
işsizliği düşme eğilimindedir. OECD’ye üye ülkelerde kadın işsizliği
ortalaması 2014 yılında yüzde 7,4 iken, 2016 yılında yüzde 6,4’e gerilemiştir. AB’ye
üye ülkeler ortalamasında ise kadın işsizliği yüzde 10,3’ten yüzde 8,8’e
gerilemiştir. 2014 yılında 2 milyon 788 bin olan geniş tanımlı kadın işsizliği
2016 yılında 2 milyon 959 bine, 2017
yılı Kasım ayında 2 milyon 896 bine ulaşarak yüzde 24,5 olmuştur.
* İşsizlikten
En Çok Genç Kadınlar Etkileniyor!
En Çok Genç Kadınlar Etkileniyor!
Ülkemizde
genç kadın işsizliği OECD ve AB üye ülke ortalamalarının yaklaşık 2 katıdır.
2014 yılında yüzde 20 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 23,5’e, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 25’e
çıkmıştır. 2014 yılında yüzde 36,1 olan geniş tanımlı kadın işsizliği 2016
yılında yüzde 36,4, 2017 yılı Kasım ayında ise 760 binle yüzde
35,8 olmuştur. Türkiye’de olduğu gibi OECD ülkelerinde de genç kadın
işsizliği artarken, AB ülkelerinde düşmektedir. OECD’ye üye ülke
ortalamalarındagenç kadın işsizliği 2014 yılında yüzde 13,6 iken, 2016 yılında
yüzde 17,9’a çıkmıştır. AB’ye üye ülke ortalamalarında ise 2014 yılında yüzde
21,4 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 12,5’a gerilemiştir.
genç kadın işsizliği OECD ve AB üye ülke ortalamalarının yaklaşık 2 katıdır.
2014 yılında yüzde 20 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 23,5’e, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 25’e
çıkmıştır. 2014 yılında yüzde 36,1 olan geniş tanımlı kadın işsizliği 2016
yılında yüzde 36,4, 2017 yılı Kasım ayında ise 760 binle yüzde
35,8 olmuştur. Türkiye’de olduğu gibi OECD ülkelerinde de genç kadın
işsizliği artarken, AB ülkelerinde düşmektedir. OECD’ye üye ülke
ortalamalarındagenç kadın işsizliği 2014 yılında yüzde 13,6 iken, 2016 yılında
yüzde 17,9’a çıkmıştır. AB’ye üye ülke ortalamalarında ise 2014 yılında yüzde
21,4 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 12,5’a gerilemiştir.
Tablo.6.
15-24 Yaş Arası Genç Kadın İşsizliği
15-24 Yaş Arası Genç Kadın İşsizliği

Kaynak: OECD,
EUROSTAT, TÜİK. (2017). İşsizlikoranları yıllık sonuçlarından yararlanarak Araştırma Dairesi
tarafından hesaplanmıştır.
EUROSTAT, TÜİK. (2017). İşsizlikoranları yıllık sonuçlarından yararlanarak Araştırma Dairesi
tarafından hesaplanmıştır.
Üniversite
Mezunu Kadın İşsizliği, OECD ve AB Üye Ülke Ortalamalarının 4 Katına Ulaştı!
Mezunu Kadın İşsizliği, OECD ve AB Üye Ülke Ortalamalarının 4 Katına Ulaştı!
Kadınlar için işsizlik yükseköğrenim mezunu olma
durumunda da çok fazla değişmiyor. Yükseköğrenim mezunu kadınların işsizlik
oranı 2016 yılı için yüzde 16,9 olarak gerçekleşti. Ancak bu oran AB ve OECD’ye
üye ülke ortalamalarının oldukça üstündedir. OECD’ye üye ülke ortalamalarında
yükseköğrenim mezunu kadın işsizliği yüzde 4,9 iken, AB’ye üye ülke
ortalamalarında yükseköğrenim mezunu kadın işsizliği yüzde 5,6’dır.
durumunda da çok fazla değişmiyor. Yükseköğrenim mezunu kadınların işsizlik
oranı 2016 yılı için yüzde 16,9 olarak gerçekleşti. Ancak bu oran AB ve OECD’ye
üye ülke ortalamalarının oldukça üstündedir. OECD’ye üye ülke ortalamalarında
yükseköğrenim mezunu kadın işsizliği yüzde 4,9 iken, AB’ye üye ülke
ortalamalarında yükseköğrenim mezunu kadın işsizliği yüzde 5,6’dır.
Tablo.7. Yükseköğretim Mezunu Kadın İşsizliği

Kaynak: OECD, EUROSTAT, TÜİK. (2016).İşsizlik
oranları yıllık sonuçları.
oranları yıllık sonuçları.
* 1 Milyondan Fazla Kadın Haftalık 45 Saatten Fazla
Çalıştırılıyor!
Çalıştırılıyor!
Kadınlar,
haftalık yasal 45 saat olan çalışma süresinin çok üzerine çalıştırılıyor. 2017
Kasım ayı verilerine göre 3 milyon 99bin kadın yani kadın çalışanların yüzde
34’ü haftalık 45 saatin üzerinde çalıştırılıyor.1 milyon 26 bin kadın ise
haftalık 45 saattin üzerindevekayıt dışı çalıştırılıyor. [14]
haftalık yasal 45 saat olan çalışma süresinin çok üzerine çalıştırılıyor. 2017
Kasım ayı verilerine göre 3 milyon 99bin kadın yani kadın çalışanların yüzde
34’ü haftalık 45 saatin üzerinde çalıştırılıyor.1 milyon 26 bin kadın ise
haftalık 45 saattin üzerindevekayıt dışı çalıştırılıyor. [14]
Bununla birlikte
çalışma sürelerini ayrıntılı incelediğimizde ise kayıt dışı çalıştırmanın en
fazla kısmi süreli çalışmada yoğunlaştığı görülmektedir. Haftalık 1-16 saat
arası çalışan kadınların yüzde 87’si, haftalık 17-35 saat çalışan kadınların
ise yüzde 67’sının kayıt dışı istihdam edildiği görülmektedir.
çalışma sürelerini ayrıntılı incelediğimizde ise kayıt dışı çalıştırmanın en
fazla kısmi süreli çalışmada yoğunlaştığı görülmektedir. Haftalık 1-16 saat
arası çalışan kadınların yüzde 87’si, haftalık 17-35 saat çalışan kadınların
ise yüzde 67’sının kayıt dışı istihdam edildiği görülmektedir.
Tablo.8.
Çalışma Süreleri ve Sosyal Güvenlik Kurumuna Kayıtlılıklarına Göre Kadın
İstihdamı
Çalışma Süreleri ve Sosyal Güvenlik Kurumuna Kayıtlılıklarına Göre Kadın
İstihdamı
2017 Kasım (Bin Kişi) | 1-16 saat | 17-35 saat | 36-45 saat | 46 saat ve üstü | İş Başında Olmayanlar[15] | Toplam |
Kayıtlı | 106 | 730 | 2.021 | 2.073 | 131 | 5.063 |
Kayıt Dışı | 731 | 1.498 | 490 | 1.026 | 96 | 3.841 |
Kaynak: TÜİK.(2017). İşgücü
istatistikleri bilgi edinme sistemi.
istatistikleri bilgi edinme sistemi.
* Kadınların Gerçek Sendikalaşma Oranı Yüzde 6!
Kadınların çalışma hayatına katılımlarının yetersiz
olması, kadın istihdamının kayıt dışı ve küçük işletmelerde yoğunlaşması, toplumsal cinsiyet ayrımına dayalı
rol ve sorumluluklar ile sendikalarda erkek egemen politikaların varlığı
kadınların sendikalara katılımını engellemektedir.
olması, kadın istihdamının kayıt dışı ve küçük işletmelerde yoğunlaşması, toplumsal cinsiyet ayrımına dayalı
rol ve sorumluluklar ile sendikalarda erkek egemen politikaların varlığı
kadınların sendikalara katılımını engellemektedir.
Türkiye’de sendikal örgütlenme kadın
ve erkek işçiler için yıldan yıla artış gösterse de yine de yetersizdir. 2014
Ocak ayında yüzde 4,6 olan kadınların sendikalaşma oranı, 2018 Ocak ayında
yüzde 8,1’e çıkmıştır. Ancak bu oran erkek işçilerin sendikalaşması ile kıyaslanamayacak
kadar azdır. Erkek işçilerin sendikalaşma oranı ise yüzde 10,6’dan yüzde 13,5’e
yükselmiştir.
ve erkek işçiler için yıldan yıla artış gösterse de yine de yetersizdir. 2014
Ocak ayında yüzde 4,6 olan kadınların sendikalaşma oranı, 2018 Ocak ayında
yüzde 8,1’e çıkmıştır. Ancak bu oran erkek işçilerin sendikalaşması ile kıyaslanamayacak
kadar azdır. Erkek işçilerin sendikalaşma oranı ise yüzde 10,6’dan yüzde 13,5’e
yükselmiştir.
Kayıt dışı istihdamı da içine alarak
yapılan yaptığımız hesaplamada
kadın işçilerin gerçek sendikalaşma oranı yüzde
6’lara düşmektedir. [16]
yapılan yaptığımız hesaplamada
kadın işçilerin gerçek sendikalaşma oranı yüzde
6’lara düşmektedir. [16]
Tablo.9. Cinsiyete Göre
Sendikalaşma Sayı ve Oranları.
Sendikalaşma Sayı ve Oranları.
Yıllar | Sendikalı Erkek İşçi | Sendikalı Kadın İşçi | Toplam Sendikalı İşçi | |||
Sayı | Oran | Sayı | Oran | Sayı | Oran | |
2014 | 914.204 | 10,6 | 133.992 | 4,6 | 1.096.540 | 9,4 |
2015 | 1.051.594 | 11,7 | 185.454 | 5,8 | 1.297.464 | 10,6 |
2016 | 1.195.053 | 12,9 | 255.029 | 7,5 | 1.514.053 | 11,9 |
2017 | 1.214.373 | 13,1 | 268.927 | 7,9 | 1.546.565 | 12,1 |
2018 | 1.336.283 | 13,5 | 317.606 | 8,1 | 1.714.397 | 12,3 |
Kaynak: ÇSGB bilgi
edinme sisteminden edinilen bilgilerle Araştırma Dairesi tarafından hesaplanmıştır.[17]
edinme sisteminden edinilen bilgilerle Araştırma Dairesi tarafından hesaplanmıştır.[17]
NE İSTİYORUZ?
Kadın-erkek eşitliğinin
sağlanması için öncelikli taleplerimiz;
sağlanması için öncelikli taleplerimiz;
- Kadın istihdama katılımını
güçlendiren ve cinsiyet eşitliğini gözeten sosyal politika önlemleri
alınmalıdır. Kadınlara özgü görülen ev içi sorumlulukların çözümü için
kamu politikaları hayata geçirilmelidir. Özellikle kamu kurumları ve yerel
yönetimler tarafından ücretsiz kreş, gündüz bakım evi, hasta ve yaşlı
bakım evleri gibi merkezler açılmalıdır. - Kadınların çalışma
hayatında insana yakışır iş, gelir ve sosyal güvencesinin olduğu çalışma
koşulları yaratılmalıdır. - Kadınların iş hayatında
karşılaştıkları ücret eşitsizliği, terfi sürecinde ayrımcılık gibi
sorunlarına karşı ayrımcı ve cinsiyetçi politikalardan vazgeçilmelidir. - Ücrette kesinti olmadan ebeveyn
iznikadın ve erkeğin eşit bir şekilde kullanması şartıyla yeniden düzenlenmelidir.
- İşyerlerinde kadınlara
yönelik şiddet ve tacizde kadının beyanı esas alınmalı, denetim ve ceza
mekanizmaları işletilmelidir. - Sendikalar, kadınların
yoğun olduğu işkollarına ve istihdam biçimlerine yönelik örgütlenme
modelleri geliştirmelidir. - Sendikalı kadın işçilerin
özgün sorunlarına yönelik toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı toplu
sözleşmeler yapılmalıdır.
[5] TÜİK. (2016).Eşdeğer
hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre hesaplanan cinsiyet bazında yoksul
sayıları ve yoksulluk oranı.
hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre hesaplanan cinsiyet bazında yoksul
sayıları ve yoksulluk oranı.
[8]İşgücü, referans dönemi içinde ekonomik mal ve
hizmetlerin üretimi için emek arzında bulunan çalışma çağındaki nüfusu kapsar.
İşgücü, istihdamda olanlar ile işsizlerin toplamı olarak ifade edilmektedir.
İşgücüne katılma oranı,işgücünün, kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus
içindeki oranıdır.
hizmetlerin üretimi için emek arzında bulunan çalışma çağındaki nüfusu kapsar.
İşgücü, istihdamda olanlar ile işsizlerin toplamı olarak ifade edilmektedir.
İşgücüne katılma oranı,işgücünün, kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus
içindeki oranıdır.
[11] TÜİK.(2017). İşgücü
İstatistikleri. Kasım 2017 verilerine göre 11 milyon 160 bin kadın ev işleri nedeni
ile işgücüne dahil olamadıklarını belirtmiştir.
İstatistikleri. Kasım 2017 verilerine göre 11 milyon 160 bin kadın ev işleri nedeni
ile işgücüne dahil olamadıklarını belirtmiştir.
[13]Geniş tanımlı işsizlik
hesaplaması klasik dar tanım kapsamında yer alan işsizler yanında, iş bulma
ümidini kaybeden işsizleri, iş aramayan ancak çalışmaya hazır olan işsizleri,
mevsimlik ve zamana bağlı eksik çalışanları kapsayan alternatif işsizlik tanımıdır.
Çalışma ekonomisi literatüründe kullanımı giderek artan bir hesaplama
yöntemidir.(DİSK-AR)
hesaplaması klasik dar tanım kapsamında yer alan işsizler yanında, iş bulma
ümidini kaybeden işsizleri, iş aramayan ancak çalışmaya hazır olan işsizleri,
mevsimlik ve zamana bağlı eksik çalışanları kapsayan alternatif işsizlik tanımıdır.
Çalışma ekonomisi literatüründe kullanımı giderek artan bir hesaplama
yöntemidir.(DİSK-AR)
[14]TÜİK.(2017). İşgücü
istatistikleri bilgi edinme sisteminden elde edilen verilerle hesaplanmıştır.
istatistikleri bilgi edinme sisteminden elde edilen verilerle hesaplanmıştır.
[15]İş başına olmayanlar;
istihdamda olanlardan anket döneminde işinin başında bulunmayanlar için çalışma
süreleri hesaplanamamaktadır.
istihdamda olanlardan anket döneminde işinin başında bulunmayanlar için çalışma
süreleri hesaplanamamaktadır.
[16]2017 Ocak ayı kayıt dışı çalıştırılan ücretli,
yevmiyeli veya maaşlı çalışan kadın sayısı 1 milyon 2 bin’dir.
yevmiyeli veya maaşlı çalışan kadın sayısı 1 milyon 2 bin’dir.
[17](*)Bilinmeyen: banka, sigorta ve
reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların
teşkil ettikleri birliklerin personeli için kurulmuş bulunan sandıkların
iştirakçileri SGK'a devri ertelendiği için ve çalışanlar ve üyeler için toplu
bildirim yapıldığından dolayı cinsiyet ayrımı yapılamamaktadır. Bu nedenle bilinmeyen grubu hesaplamalara
dahil edilmemiştir.
reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların
teşkil ettikleri birliklerin personeli için kurulmuş bulunan sandıkların
iştirakçileri SGK'a devri ertelendiği için ve çalışanlar ve üyeler için toplu
bildirim yapıldığından dolayı cinsiyet ayrımı yapılamamaktadır. Bu nedenle bilinmeyen grubu hesaplamalara
dahil edilmemiştir.