Agrobay'da kadın direnişinde yeni gelişme: CHPli kadınlar niçin sessiz? Agrobay'da kadın direnişinde yeni gelişme: CHPli kadınlar niçin sessiz?

DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası, 8 Mart Dünya Emekçi

Kadınlar Günü’ne
 atfen her yıl kadın işçilerin çalışma hayatında

karşılaştığı sorunlarını görünür kılmak amacıyla Kadın Emeği Raporu hazırlıyor. Genel-İş’in

emek araştırmalarının bu yılki sonuçlarına göre, Türkiye’de her 10 kadından sadece

üçünün çalıştığına dikkat çekildi.



Kadın işsizleri sayısının 3 milyona

yaklaştığı, çocuk gelin ve çocuk anne sayısının hızla arttığ , yoksulluğun ençok

kadınları etkilediği  vurgulanan rapor aynen şöyle:



 


Ø

22017’DE KADINLARIN DURUMU


 


2017’de de kadınlar hayatın her alanında eşitsizlik,

ayrımcılık, şiddet, cinsel istismara maruz kaldı. Türkiye nüfusunun %49,8’ini[1]oluşturan

kadınların, toplumsal eşitsizliklerin etkisiyle siyasetten hukuka, eğitimden

sağlığa kadar hayatın her alanında hakları kısıtlandı.


 


ü  Ç* Çocuk Gelin ve Çocuk Anne Sayısı

Arttı:
Kız çocuklarının eğitim ve yaşam haklarından mahrum

bırakılarak evlenmeye ve anne olmaya zorlanması, çocuk gelin ve çocuk anne

gerçeğini giderek büyütmektedir.Türkiye’de

resmi rakamlara göre her 10 kadından en az 3’ü 18 yaşının altında evlendirildi.
[2] 17 bine yakın kız çocuğu doğum yaptı. Doğum

yapan kız çocuklarının 234’üise maalesef 15 yaşın altında
.[3]Bu

çocukların büyük bir kısmı çocuk gelin olmakla birlikte çocuk istismarları

sonucu da doğum yapmak zorunda kalan kız çocukları olduğunu söylemek yanlış

olmayacaktır. Çocuk gelinlerde ve çocuk annelerde resmi rakamların yanı sıra

kayıtlara geçirilmeyen ve hakkında yasal işlem yapılmayan çocuk gelinler ve

çocuk anneler de göz önünde bulunduğunda hiç kuşkusuz bu sayı daha da

artacaktır.


* Her Gün En Az 4 Kadın Şiddete Maruz

Kaldı:
Kadına yönelik şiddet hayatın her alanında kadınların

karşısına çıkmaya devam ediyor. Kadınlar aile içinde, sokaklarda, toplu taşıma

araçlarında ya da işyerlerinde tanıdıkları veya tanımadıkları erkekler

tarafından hemen her gün şiddete maruz kalıyor.
2017 yılında en az 286 kadın ve kız çocuğu öldürüldü. 101 kadın tecavüze,

248 kadın tacize, 377 kız çocuğuna cinsel istismara ve 418 kadına şiddete maruz

kaldı.[4]Kayıtlı

rakamlara göre her gün en az 4 kadın şiddete uğradı.


 




 


*Yoksulluk En Çok Kadınları

Etkiliyor: 
Türkiye’de yoksulluktan en çok kadınlar etkileniyor.

Türkiye’de resmi rakamlara göre 16 milyondan fazla yoksul var ve nüfusuna göre

yoksulluk oranı yüzde 21,2’dir. Kadınların yoksulluk oranı ise 21,6’dır. Yani

her 10 kadından 2’si yoksuldur.
[5]


 


* Türkiye Cinsiyet Eşitliğinde Son

Sıralarda: 
Küresel ölçekte yapılan toplumsal cinsiyet araştırmaları, Türkiye’de

kadınların çalışma hayatından kaynaklanan sorunlarının temelinin toplumsal

cinsiyet eşitsizliğine dayandığını ortaya koyuyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun

2017 yılında hazırladığı Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi sonuçlarına

göre; Türkiye 145 ülke içinde 131. sırada yer almaktadır. Aynı araştırmada,

çalışma hayatındaki kadınların durumunu ortaya koyan “ekonomik katılım ve

fırsat eşitliği” göstergesine baktığımızda da Türkiye 144 ülke içinde 128.

sıradadır. Eğitime ulaşım fırsatlarında, siyasete katılımda, ekonomik katılım

ve fırsatlarda 144 ülke içerisinde sonlardadır.[6]


 


*

Kadınlar

Kendini Güvende Hissetmiyor:
Kadına yönelik

saldırıların artmasına karşın gerekli yasal ve koruyucu önlemlerin alınmaması nedeniyle

kadınlar kendilerine güvensiz hissediyor.Her 10 kadından 4’ü kendisini güvende

hissetmiyor. [7]


   


Ø  KADIN

EMEĞİNDEKİ DURUM


 


Kadınların

İşgücüne Katılma Oranları Düşük, İstihdama Katılımları Yetersiz…


Kadınların

işgücüne katılma oranı, 2017 yılı Kasım ayında bir önceki yılın Kasım ayına

göre1,1 puan artarak yüzde 33,8’e

yükselmiştir.[8]Ancak

bu artışa rağmen, Türkiye’de kadınların işgücüne katılma düzeyi, OECD

ve AB’ye üye ülke ortalamalarının çok altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında

kadınların işgücüne katılma oranı Türkiye’de yüzde 32,5 iken OECD üye ülke

ortalamalarında yüzde 51,9, AB üye ülke ortalamalarında yüzde 46’dır.


OECD, AB ve Türkiye’de Kadınların İşgücüne Katılma Oranları.[9]




Kaynak: OECD, EUROSTAT, TÜİK. (2017). İşgücüne katılma

oranları yıllık sonuçlar


 


* Her

10 Kadından Yalnızca 3’ü Çalışıyor!


 


Kadınların istihdama katılım oranı,2017 yılı Kasım ayında bir

önceki yılın Kasım ayına göre 1,8 puan artarak yüzde 29,3’e çıkmıştır.[10]

Yıllık bazda bakıldığında ise artış oranı daha azdır. 2015 yılında kadınların

istihdama katılım oranı yüzde 30,2 iken, 2016 yılında sadece 0,4 puan artarak

30,6’ya yükselmiştir. Bunda kadınların istihdama katılımına yönelik

politikaların yeterli olmamasının yanı sıra kadınlara atfedilen toplumsal rollerin

de önemli bir etkisi vardır. Örneğin 11 milyondan fazla kadın ev işleri nedeniyle

çalışma hayatına katılamadığını belirtmiştir.[11]


 


Türkiye’de kadın istihdamı da OECD

ve AB üye ülke ortalamalarının altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında

kadınların istihdama katılım oranı OECD üye ülke ortalamalarında yüzde 44,4, AB

üye ülke ortalamalarında yüzde 45,9’dur.


 
OECD, AB ve Türkiye’de Kadınların İstihdam Edilme Oranları:














Kaynak: OECD,

EUROSTAT, TÜİK. (2017). İstihdamoranları yıllık sonuçları.


 


İstihdam edilen kadınların işteki

durumuna bakıldığında ise; ücretli, maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışan

kadınların sayısı artarken, kendi hesabına ve ücretsiz aile işçisi olarak çalışan

kadınların sayısı düşmüştür.  Ücretli,

maaşlı veya yevmiyeli olarak çalışan kadın oranı 2014 yılında yüzde 60 iken,

2016 yılında yüzde 63’e, 2017 yılı Kasım

ayında ise yüzde 65,2’e yükselmiştir. Ücretsiz aile işçisi olarak çalışan

kadınların oranı ise 2014 yılında yüzde 29,4 iken, 2016 yılında yüzde 26,3’e

gerilemiş, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 24 olmuştur.


 
İstihdam Edilen Kadınların İşteki Durumlarına Göre Dağılımı:


 










Kaynak: TÜİK.(2017).

İşgücü istatistikleri yıllık sonuçlarından yararlanarak

Araştırma Dairesi tarafından

hesaplanmıştır.


 


Kadınların Yarıya Yakını Kayıt Dışı Çalıştırılıyor!


Kadınlar istihdam içerisinde yeterince yer almamakla

birlikte çalışma hayatında karşı karşıya kaldıkları en önemli sorun kayıt dışı

çalıştırılmalarıdır. 2017 yılı Kasım ayı verilerine göre istihdam edilen

kadınların yüzde 43’ü kayıt dışıdır. Ücretsiz aile işçisi her 10 kadından 9’u,

kendi hesabına çalışan her 10 kadından 7’si, ücretli maaşlı veya yevmiyeli

çalışan her 10 kadından 2’si kayıt dışı çalıştırılmaktadır. [12]

Bu durum kadınların çalışma hayatında daha güvencesiz olmalarının yanı sıra en

temel sağlık, emeklilik gibi haklardan mahrum kalmalarına neden olmaktadır.


Tablo.4. Kayıt Dışı Kadın İstihdamı



border:none;mso-border-alt:solid windowtext .5pt;mso-yfti-tbllook:1184;

mso-table-lspace:7.05pt;margin-left:4.8pt;mso-table-rspace:7.05pt;margin-right:

4.8pt;mso-table-anchor-vertical:paragraph;mso-table-anchor-horizontal:margin;

mso-table-left:left;mso-table-top:24.7pt;mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt;

mso-border-insideh:.5pt solid windowtext;mso-border-insidev:.5pt solid windowtext">









































































Bin Kişi




İstihdam Edilen

Kadınların Toplamı




Kayıtlı İstihdam

Edilen Kadınlar




Kayıt Dışı İstihdam

Edilen Kadınlar




Kayıt Dışı İstihdam

Oranı




2014




7.688




3.964




3.724




48,4




2015




8.058




4.347




3.711




46,0




2016




8.314




4.636




3.678




44,2




2017/11




8.905




5.064




3.841




43,13




























Kaynak: TÜİK.(2017).

İşgücü İstatistikleri


 


*Geniş

Tanımlı Kadın İşsizliği 3 Milyona Yaklaştı ![13]


İşsizlikten en çok kadınlar etkilenmekte ve işsizlik

yıldan yıla artmaktadır. 2014 yılında yüzde 11,9 olan kadın işsizlik oranı,

2016 yılı sonunda yüzde 13,7’ye çıkmış,2017

yılı Kasım ayında ise yüzde 13,4 olmuştur. OECD ve AB ülkelerinde ise kadın

işsizliği düşme eğilimindedir.
 OECD’ye üye ülkelerde kadın işsizliği

ortalaması 2014 yılında yüzde 7,4 iken, 2016 yılında yüzde 6,4’e gerilemiştir. AB’ye

üye ülkeler ortalamasında ise kadın işsizliği yüzde 10,3’ten yüzde 8,8’e

gerilemiştir. 2014 yılında 2 milyon 788 bin olan geniş tanımlı kadın işsizliği

2016 yılında 2 milyon 959 bine, 2017

yılı Kasım ayında 2 milyon 896 bine ulaşarak
yüzde 24,5 olmuştur.






İşsizlikten

En Çok Genç Kadınlar Etkileniyor!


Ülkemizde

genç kadın işsizliği OECD ve AB üye ülke ortalamalarının yaklaşık 2 katıdır.

2014 yılında yüzde 20 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 23,5’e, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 25’e

çıkmıştır.
2014 yılında yüzde 36,1 olan geniş tanımlı kadın işsizliği 2016

yılında yüzde 36,4,  2017 yılı Kasım ayında ise 760 binle yüzde

35,8 olmuştur.
Türkiye’de olduğu gibi OECD ülkelerinde de genç kadın

işsizliği artarken, AB ülkelerinde düşmektedir. OECD’ye üye ülke

ortalamalarındagenç kadın işsizliği 2014 yılında yüzde 13,6 iken, 2016 yılında

yüzde 17,9’a çıkmıştır. AB’ye üye ülke ortalamalarında ise 2014 yılında yüzde

21,4 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 12,5’a gerilemiştir.




Tablo.6.

15-24 Yaş Arası Genç Kadın İşsizliği












Kaynak: OECD,

EUROSTAT, TÜİK. (2017). İşsizlikoranları yıllık sonuçlarından yararlanarak Araştırma Dairesi

tarafından hesaplanmıştır.


 


Üniversite

Mezunu Kadın İşsizliği, OECD ve AB Üye Ülke Ortalamalarının 4 Katına Ulaştı!


Kadınlar için işsizlik yükseköğrenim mezunu olma

durumunda da çok fazla değişmiyor. Yükseköğrenim mezunu kadınların işsizlik

oranı 2016 yılı için yüzde 16,9 olarak gerçekleşti. Ancak bu oran AB ve OECD’ye

üye ülke ortalamalarının oldukça üstündedir. OECD’ye üye ülke ortalamalarında

yükseköğrenim mezunu kadın işsizliği yüzde 4,9 iken, AB’ye üye ülke

ortalamalarında yükseköğrenim mezunu kadın işsizliği yüzde 5,6’dır.


 Tablo.7. Yükseköğretim Mezunu Kadın İşsizliği




Kaynak: OECD, EUROSTAT, TÜİK. (2016).İşsizlik

oranları yıllık sonuçları.


 


1 Milyondan Fazla Kadın Haftalık 45 Saatten Fazla

Çalıştırılıyor!


Kadınlar,

haftalık yasal 45 saat olan çalışma süresinin çok üzerine çalıştırılıyor. 2017

Kasım ayı verilerine göre 3 milyon 99bin kadın yani kadın çalışanların yüzde

34’ü haftalık 45 saatin üzerinde çalıştırılıyor.1 milyon 26 bin kadın ise

haftalık 45 saattin üzerindevekayıt dışı çalıştırılıyor. [14]


Bununla birlikte

çalışma sürelerini ayrıntılı incelediğimizde ise kayıt dışı çalıştırmanın en

fazla kısmi süreli çalışmada yoğunlaştığı görülmektedir. Haftalık 1-16 saat

arası çalışan kadınların yüzde 87’si, haftalık 17-35 saat çalışan kadınların

ise yüzde 67’sının kayıt dışı istihdam edildiği görülmektedir.




Tablo.8.

Çalışma Süreleri ve Sosyal Güvenlik Kurumuna Kayıtlılıklarına Göre Kadın

İstihdamı



border:none;mso-border-top-alt:solid #8064A2 .5pt;mso-border-top-themecolor:

accent4;mso-border-bottom-alt:solid #8064A2 .5pt;mso-border-bottom-themecolor:

accent4;mso-yfti-tbllook:1184;mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt">

























































2017 Kasım


(Bin Kişi)




1-16 saat




17-35 saat




36-45 saat




46 saat ve üstü




İş Başında Olmayanlar[15]




Toplam




Kayıtlı




106




730




2.021




2.073




131




5.063




Kayıt Dışı




731




1.498




490




1.026




96




3.841




Kaynak: TÜİK.(2017). İşgücü

istatistikleri bilgi edinme sistemi.


 


 


Kadınların Gerçek Sendikalaşma Oranı Yüzde 6!


Kadınların çalışma hayatına katılımlarının yetersiz

olması, kadın istihdamının kayıt dışı ve küçük işletmelerde yoğunlaşması, toplumsal cinsiyet ayrımına dayalı

rol ve sorumluluklar ile sendikalarda erkek egemen politikaların varlığı

kadınların sendikalara katılımını engellemektedir.


Türkiye’de sendikal örgütlenme kadın

ve erkek işçiler için yıldan yıla artış gösterse de yine de yetersizdir. 2014

Ocak ayında yüzde 4,6 olan kadınların sendikalaşma oranı, 2018 Ocak ayında

yüzde 8,1’e çıkmıştır. Ancak bu oran erkek işçilerin sendikalaşması ile kıyaslanamayacak

kadar azdır. Erkek işçilerin sendikalaşma oranı ise yüzde 10,6’dan yüzde 13,5’e

yükselmiştir.


Kayıt dışı istihdamı da içine alarak

yapılan yaptığımız hesaplamada

kadın işçilerin gerçek sendikalaşma oranı yüzde

6’lara
düşmektedir. [16]




Tablo.9. Cinsiyete Göre

Sendikalaşma Sayı ve Oranları.



mso-border-alt:solid #9BBB59 .5pt;mso-border-themecolor:accent3;mso-yfti-tbllook:

1184;mso-padding-alt:0cm 5.4pt 0cm 5.4pt">

























































































































Yıllar


Ocak Ayı




Sendikalı Erkek İşçi




Sendikalı Kadın İşçi




Toplam Sendikalı İşçi




Sayı




Oran




Sayı




Oran




Sayı




Oran




2014




914.204




10,6




133.992




4,6




1.096.540  




9,4




2015




1.051.594 




11,7




185.454




5,8




1.297.464  




10,6




2016




1.195.053  




12,9




255.029




7,5




1.514.053




11,9




2017




1.214.373 




13,1




268.927




7,9




1.546.565




12,1




2018




1.336.283  




13,5




317.606  




8,1




1.714.397




12,3




Kaynak: ÇSGB bilgi

edinme sisteminden edinilen bilgilerle Araştırma Dairesi tarafından hesaplanmıştır.
[17]


 


 


NE İSTİYORUZ?


Kadın-erkek eşitliğinin

sağlanması için öncelikli taleplerimiz;




  1. Kadın istihdama katılımını

    güçlendiren ve cinsiyet eşitliğini gözeten sosyal politika önlemleri

    alınmalıdır. Kadınlara özgü görülen ev içi sorumlulukların çözümü için

    kamu politikaları hayata geçirilmelidir. Özellikle kamu kurumları ve yerel

    yönetimler tarafından ücretsiz kreş, gündüz bakım evi, hasta ve yaşlı

    bakım evleri gibi merkezler açılmalıdır.


  2. Kadınların çalışma

    hayatında insana yakışır iş, gelir ve sosyal güvencesinin olduğu çalışma

    koşulları yaratılmalıdır.


  3. Kadınların iş hayatında

    karşılaştıkları ücret eşitsizliği, terfi sürecinde ayrımcılık gibi

    sorunlarına karşı ayrımcı ve cinsiyetçi politikalardan vazgeçilmelidir.


  4. Ücrette kesinti olmadan ebeveyn

    iznikadın ve erkeğin eşit bir şekilde kullanması şartıyla yeniden düzenlenmelidir.



  5. İşyerlerinde kadınlara

    yönelik şiddet ve tacizde kadının beyanı esas alınmalı, denetim ve ceza

    mekanizmaları işletilmelidir. 


  6. Sendikalar, kadınların

    yoğun olduğu işkollarına ve istihdam biçimlerine yönelik örgütlenme

    modelleri geliştirmelidir. 


  7. Sendikalı kadın işçilerin

    özgün sorunlarına yönelik toplumsal cinsiyet eşitliğine duyarlı toplu

    sözleşmeler yapılmalıdır.















KAYNAKÇA:
[1]TÜİK. (2017). Adrese Dayalı

Nüfus Kayıt Sistemi. Kadın nüfusu: 40 milyon 275

bin 390






[2] TÜİK. (2016). Aile Yapısı

Araştırması.






[3] TÜİK.(2016). Doğum

İstatistikleri.






[4]BİANET. (2017). Erkek Şiddet

Çetelesi.






[5] TÜİK. (2016).Eşdeğer

hanehalkı kullanılabilir fert gelirine göre hesaplanan cinsiyet bazında yoksul

sayıları ve yoksulluk oranı.






[6]Dünya Ekonomik Forumu.

(2017). Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi Raporu. Ss. 324-325






[7]TÜİK. (2016). Yaşam

Memnuniyeti Araştırması.






[8]İşgücü, referans dönemi içinde ekonomik mal ve

hizmetlerin üretimi için emek arzında bulunan çalışma çağındaki nüfusu kapsar.

İşgücü, istihdamda olanlar ile işsizlerin toplamı olarak ifade edilmektedir.

İşgücüne katılma oranı,işgücünün, kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus

içindeki oranıdır.






[9] Grafiklerde yer alan AB

ortalamaları AB üyesi 28 ülkeyi kapsamaktadır.






[10]İstihdamın,

kurumsal olmayan çalışma çağındaki nüfus içindeki oranıdır.


 






[11] TÜİK.(2017). İşgücü

İstatistikleri. Kasım 2017 verilerine göre 11 milyon 160 bin kadın ev işleri nedeni

ile işgücüne dahil olamadıklarını belirtmiştir.






[12] TÜİK.(2017). İşgücü

İstatistikleri






[13]Geniş tanımlı işsizlik

hesaplaması klasik dar tanım kapsamında yer alan işsizler yanında, iş bulma

ümidini kaybeden işsizleri, iş aramayan ancak çalışmaya hazır olan işsizleri,

mevsimlik ve zamana bağlı eksik çalışanları kapsayan alternatif işsizlik tanımıdır.

Çalışma ekonomisi literatüründe kullanımı giderek artan bir hesaplama

yöntemidir.(DİSK-AR)






[14]TÜİK.(2017). İşgücü

istatistikleri bilgi edinme sisteminden elde edilen verilerle hesaplanmıştır.






[15]İş başına olmayanlar;

istihdamda olanlardan anket döneminde işinin başında bulunmayanlar için çalışma

süreleri hesaplanamamaktadır.






[16]2017 Ocak ayı kayıt dışı çalıştırılan ücretli,

yevmiyeli veya maaşlı çalışan kadın sayısı 1 milyon 2 bin’dir.






[17](*)Bilinmeyen: banka, sigorta ve

reasürans şirketleri, ticaret odaları, sanayi odaları, borsalar veya bunların

teşkil ettikleri birliklerin personeli için kurulmuş bulunan sandıkların

iştirakçileri SGK'a devri ertelendiği için ve çalışanlar ve üyeler için toplu

bildirim yapıldığından dolayı cinsiyet ayrımı yapılamamaktadır.  Bu nedenle bilinmeyen grubu hesaplamalara

dahil edilmemiştir.