Dünyaca ünlü Politik psikoloji dehası Prof.Dr. Vamık Volkan 'Mahalle baskısı' nı yorumladı

DÜNYACA tanınmış bilim adam› ve bu y›l 27 ülke tarafından ortaya koyduğu psikopolitik teoriler ve dünyan›n sorunlu birçok yerinde barış için yaptığı çalışmalar nedeniyle Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterilen Prof. Dr. Vamık Volkan son günlerde s›k konuşulan ve ünlü Türk bilim adamı Prof. Dr. Şerif Mardin tarafından dile getirilen "Mahalle Baskısı'nı kendisinin de gördüğünü belirtti.
Bahçeşehir Üniversitesi'nde "Kimlik adına çatışma ve katillik" konulu seminerde konuşan Prof. Dr. Vamık Volkan, son dönemde Türkiye'nin önemli dönüşüm süreci ile karşı karşıya oldu€unu savunarak laiklik yanlısı ve ona karşı olanların durumunu da 'kimlik sorunu' olanak niteledi.
Kimsenin bir diğerine "İyi Müslüman mısın?'' diye sormaya hakkı olmadığını söyleyen Prof. Dr. Volkan, toplumda böylesi sorular›n ortaya çıktığını ve bu sorulara bazı sembollerin takılı kaldığını söyledi. "Türbanın" bir sembol olduğunu belirten Vamık Volkan, "Önemli olan türbanın altıdaki. Ben kimsenin bana karışmasını istemiyorum. Ben dinimden memnunum. Ama birisi 'Senin din anlayışınn bir işe yaramaz, gerçek din bu' dese o zaman içimizde bir çatışma olur. Bunu görüyorum'' diye konuştu. ABD'de yaşıyan Prof. Dr. Volkan, kadının baskı altına alınması halinde bu baskının toplumu çürüteceğini kaydederek, 15 yıl önce geldiği Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında ciddi değişiklikler gözlemlediğini dile getirerek şunları söyledi:
" Geçen sene Ankara'da Beypazarı'na gittim. Hanımların hemen hemen hepsi kapalıydı. Ama müzeye girip duvardaki fotoğraflara bakınca manzara bambaşka; İnönü'nün Beypazarı ziyaretinden fotoğraflar bunlar, onun etrafındaki kadınlar ise modern giyimleri ve neşeleri ile ortam› renklendiriyorlar. Anneanneleri daha ileride onlardan." En çok Türkiye'de kadınların vizyonunun kesilmesinden korktuğunu kaydeden ünlü bilim adam›, "Nişantaşı'nda yaşayan, entellektüel, akıllı, çalışan ve oruç tutmayan bir hanım yolda yürürken bana döndü ve "içimde endişe var. Sanki birisi oruç tutmadığımı bilecek" dedi. Ayıp değil mi böyle bir hava esmesi? Bu gelişmeleri ciddiye almak gerekiyor. Türkiye'de kadına yönelik aile içi şiddet yüzde 62. Buna bir de dini karıştırdın mı tehlike çok büyür. Çünkü "Allah'tan izin olursa" kadına şiddet göstermek de suç olmaktan çıkar. Tam yarı yarıya bölelim, demokratik davranalım ve diyelim ki "Türkiye'nin yüzde 50'si kadındır." Bu oranın yüzde otuzu baskı altında yaşarsa, kısıtlanırsa dünya ne kadar da gelişse, teknoloji çağı ne kadar da gelişse o ülke geri kal›r, toplumda çürüme olur" diye konuştu.
"Türkiye Malezya olur mu?" sorusuna ise Volkan, şu karşılığı verdi: "Anayasada makul olunursa, şu anki durum durdurulursa elbette Malezya olmaz. Herkes endişeli ve ben bu durumu çok ciddiye alıyorum. "Bu yanlış" dediğinde gavur oluyorsun. Ama bu gerçek din değil bunu anlatmak istiyorum. Bu dini içine alan bir süreç."