İngiliz Sunday Times gazetesinde yer alan habere göre, ilk olarak 2003 yılında başlayan kitlesel kısırlaştırma uygulaması, iki sene sonra artan tepkiler üzerine gevşetildi. Sunday Times’ın Özbek kaynaklara ve insan hakları eylemcilerine dayandırdığı iddiaya göre, ülkeyi 20 yıldır demir yumrukla yöneten Cumhurbaşkanı İslam Kerimov’un emriyle bu yılın şubat ayında tartışmalı proje yeniden başlatıldı.
EV DOĞUMLARI ARTTI
Hükümet emriyle doğurganlığından olan sayısız kadın sezaryenle doğum, kist alımı gibi acil sebeplerle yattığı ameliyat masasından kısırlaştırılmış olarak kalktı. Kimine operasyon sonrasında bilgi verildi, kimiyse acı gerçeği aylarca hamile kalamadıktan sonra doktora gidince öğrendi.
Çocuk sahibi olma şansının ellerinden alınmasından korkan pek çok kadın ise, hastaneye yatmak yerine evde doğum yapmayı tercih eder oldu. Gözaltına alınma korkusuyla adını vermek istemeyen yerel bir insan hakları savunucusunun elindeki rakamlara göre, şubat ayından bu yana yaklaşık 5 bin kadın ameliyatla kısırlaştırıldı. 28 milyon nüfuslu ülkede onayları olmadan kısırlaştırılan kadın sayısınınsa on binleri bulduğu öne sürülüyor.
Özbek yetkililerse hastanın izni olmadan gizlice kısırlaştırma operasyonu gerçekleştirildiği iddialarını yalanlıyor. Ancak Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Komite tarafından 3 yıl önce yayımlanan raporda yer alan rakamlar, bu türden “çok sayıda vaka” olduğunu gösteriyor. Rapora göre, Kerimov iktidara geldiğinden bu yana doğurganlık oranı kadın başına 4.4 bebekten 2.5 bebeğe düştü.