Kamuoyu araştırmalarında, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yaşanan felakete iktidarın zamanında müdahale edememesi, artan hayat pahalılığı gibi nedenlerle, AKP'ye oy veren kadınların AKP'den uzaklaştığı  iddia ediliyor. Ancak bu uzaklaşmanın seçim sonuçları ciddi biçimde etkileyip etkilemeyeceği ise halen tartışılmaya deva ediliyor. 

Muhafazakar kadın seçmenlerin AKP’ye desteği devam ediyor mu?

İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararı ve 6284 sayılı kadına yönelik şiddete karşı bir koruma kalkanı oluşturan kanuna dair yapılan tartışmalar, kadınlara karşı şiddetle etkili bir şekilde mücadele edilmediği eleştirilerine yol açtı.

Bu da kadınların verdiği desteğin AKP’nin iktidara gelmesinde mühim bir rol oynadığı düşünüldüğünde oy tercihlerinin değişip değişmeyeceği sorusunu doğuruyor.

Değişimcilerin adayı Özgür Özel: Atatürk'ün emanetçisiyim Değişimcilerin adayı Özgür Özel: Atatürk'ün emanetçisiyim

Gazeteci ve yazar Emine Uçak, daha önce AKP’ye oy veren dindar kadınlarda partiye karşı bir mesafelenme gerçekleşse de bunun tamamen kopuş anlamına gelmediğini aktarıyor.

Uçak, AKP içinde ya da AKP’yi destekleyenler arasında kadın karşıtı söylemlerden rahatsız olan ve bu söylemleri eleştirenler olduğunu vurguluyor.

Ancak Gazeteci Uçak’a göre AKP’nin becerisi, farklı ve çelişkili söylemleri bir arada bünyesinde barındırabilmesi.

Emine Uçak

Mesela toplumsal cinsiyet eşitliği karşıtı söylemleri olduğu belirtilen Hür Dava Partisi'nin (HÜDA PAR) lideri Zekeriya Yapıcıoğlu ile 6284 sayılı kanuna sahip çıkan AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin aynı bölgeden aday gösterilebiliyor.

Akademisyen Feyza Akınerdem ise toplumun hangi kesiminden olursa olsun hiçbir kadının, kadınlara yönelik şiddete tahammülünün kalmadığını aktarıyor.

AKP içinde 6284 sayılı kanuna sahip çıkanların ve İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmeye tepkili olan kadınların sayısının bir hayli yüksek olduğu belirtiliyor.

Ancak Akınerdem buna rağmen AKP’ye yönelik siyasi aidiyetin partinin söylemlerinin de benimsenmesine yol açtığını ekliyor.

'Kadınlara yönelik sosyal politikalar ile yenilik'

“AKP, 28 Şubat ve Marmara depremi gibi iki yıkımın ardından, oldukça yükselmiş toplumsal bir öfkenin içinden, yenilik söylemiyle gelmiş olan bir parti” diyen Akınerdem’e göre bu yeniliğin çok önemli bir kısmı kadınlar ile ilgili.

Boğaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nden Akınerdem, özellikle sosyal politikalar ile ilgili atılan adımların kadınlar için mühim yenilikler getirdiğini ifade ediyor:

“Sosyal hizmet alanlarının genişlemesi, kadının emeğinin görünür olduğu çeşitli politikaların uygulanması, dul ve boşanmış kadınlara aylık verilmesi, engelli ve hasta bakımı için maaş verilmesi gibi aslında sosyal hizmetlerin yeni bir biçimde, kadınların evin içindeki rolleri açısından konu haline gelmesi önemli değişimler getirdi.”

Feyza Akınerdem

Diğer yandan Akınerdem, CHP’nin son dönemde açıkladığı sosyal politikaların da kadınlar için kapsayıcı ve hak temelli olduğunu vurguluyor.

Özellikle Aile Destekleri Sigortası programının dünya standartlarında, önemli bir program olduğunun altını çiziyor.

CHP, açıkladığı Aile Destekleri Sigortası ile kişinin doğumundan ölümüne kadar bütün yaşamını sosyal güvence altına almayı, her aileye asgari gelir güvencesi vermeyi hedefliyor.

Ancak kadınların bu politikaları anlatabilecek CHP’li bir kadın siyasetçi göremediğini belirten Akınerdem, “Yüksek siyaset kurulurken kadınları halen özne olarak görmüyor. Bunu en iyi milletvekili listelerinden anlıyoruz” tespitinde bulunuyor.

Yalnız bırakılma korkusu

Özellikle yaşları daha büyük olan dindar kadınların 28 Şubat ile ilgili yaşadıkları travmaların halen AKP’yi desteklemelerinde büyük bir etkisi olduğu saptamasında bulunuyor.

Siyaset bilimci ve akademisyen Dr. Betül Doğan Akkaş, 28 Şubat mağduru kadınların ekonomik şartların çok iyiye gitmediğinin farkında olduğunu, ancak “kendilerini eskiden onlara sahip çıkanlardan ayıramadıklarını” söylüyor:

“Kopamadıkları siyasi bir bagaj var. Yalnız bırakılma korkuları var. Tekrar fakülteye giderken başını açma korkusu, bir doktor için işe öyle gidememe korkusu. İşyerinde mobbinge maruz kalma korkusu, çocuklarını başörtüsüyle okutamama korkusu.”

Betul Dogan-Akkas

Siyaset bilimci Betül Doğan Akkaş,  muhafazakar kadın seçmenlerin hala CHP'ye güven sorunu yaşadığını düşünüyor

Bu yüzden Akkaş’a göre bu korku dindar kadınlarda, “Ya başka koşullarda sıkıntı yaşanırsa ve meclistekiler benim hakkımı savunmazsa?” minvalinde bir endişeye sebep oluyor:

“Çünkü uzun yıllar başörtüsü sorunu yaşanırken MHP bile muhafazakar kadınları desteklememişti. O yüzden Kılıçdaroğlu’nun helalleşme süreci başörtülü kadınlarda olumlu bir etki uyandırmıyor. İnsanlar güvenemiyorlar.”

(Kaynak: Özge Özdemir/BBC Türkçe)