3 Mayıs, Dünya Basın Özgürlüğü günü…Dünyada… Türkiye’de ise adeta gazetecilere baskı özgürlüğü var. Tutuklu gazeteci sayısı ile, Çin’in önünde, dünya birincisiyiz.
3 Mayıs, Dünya Basın Özgürlüğü günü…Dünyada… Türkiye’de ise adeta gazetecilere baskı özgürlüğü var. Tutuklu gazeteci sayısı ile, Çin’in önünde, dünya birincisiyiz. Türkiye , açıklanan Freedom House Basın Özgürlüğü Haritasında, geçen yıl yer aldığı 117. Sıradan 120’ye geriledi. Bizimle beraber Kongo, Fiji, Liberya, Makedonya ve Seyşeller aynı sırada bulunuyorlar.
Demokrasinin dördüncü gücü sayılan basın hür değilse, bir ülke çağdaş hak ve özgürlüklere sahip olamıyor. Bizim de taraf olduğumuz, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. Maddesi ifade özgürlüğüne ayrılmış. Toplumların haber alma ve habere ulaşma özgürlüğünü vurguluyor, basına sansürün yasak olması gerektiğini belirtiyor, gazetecilere haber kaynaklarını gizleme haklarını veriyor. Bir ülkede adil seçimlerin yapılması ve sonuçların geçerli olması da, adayların kampanya dönemlerinde, basın yayın olanaklarından eşitçe yararlanmalarına bağlanıyor.
Sözleşmenin bir de ikinci bölümü var. Burada ise, ifade özgürlüğünün sınırsız olmadığı ve toplum huzurunu bozacak, insanları kin ve nefrete yöneltecek yayınların ve kişilik haklarına saldırı ve yalan haberlerin kapsam dışında kalacağı belirtiliyor. Tabii, her ülke, kendi şartlarına ve demokrasi geçmişine göre, yasa ve kurallarını belirliyor.
Örneğin, kuzeyde, gazeteciler daha geniş bir ifade özgürlüğüne sahipler, güneyde ise çoğunlukla iktidar sahiplerinin güdümünde mesleklerini yapmaya çalışıyorlar. Bu ülkelerde gazeteciler, yaşam haklarından olmaktan- yani öldürülmekten-, hoşa gitmeyen yazılar yazdıklarında kendilerini hapiste bulmaya kadar pek çok riski göze alıyorlar. Bütün tehlikelere rağmen, yine de , en zor şartlarda da olsa, gazetecilikten vaz geçmiyorlar.Çünkü sanırım, 50 yıllık bir gazetecinin, bana söylediği gibi “ dünyanın en güzel mesleği” ni yapıyorlar…
Kendilerinden ve yaptıklarından korkan siyasetçiler, ne kadar baskı yaparlarsa yapsınlar, gelişen teknoloji de, cesur gazetecilere destek oluyor. İnternet haberciliği, pek çok amatör yazara, bedavadan okuyucu sağlıyor. Yasalar, sınırsız özgürlükle, kontrollü özgürlük arasındaki ince çizgiyi bulmaya çalışıyorlar. Gazetecilerle, siyasetçiler arasındaki ilişki çoğunlukla, balayı ile başlıyor, boşanma ile sona eriyor. Marifet, birlikte mutlu yaşamak….