2. Ocak 2013… Bahçelievler'deki Behiye Doktor Nevhiz Işıl İlköğretim Okulu'nda görev yapan 7.
2. Ocak 2013… Bahçelievler'deki Behiye Doktor Nevhiz Işıl İlköğretim Okulu'nda görev yapan 7. sınıf Türkçe öğretmenine "Şeker Portakalı" kitabını okuttuğu için, Şeker Portakalı’nın Türk örf ve ananelerine aykırı içeriğe sahip olduğu, içinde birçok argo sözcük ve küfür içerdiği belirtilerek soruşturma açıldı.
YETMEDİ,
John Steinbeck'in Fareler ve İnsanlar adlı kitabı İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Kitapları İnceleme ve Değerlendirme Komisyonu tarafından sakıncalı bulundu. kitabın bazı sayfalarının "ahlaki olmayan" bölümler içerdiğine karar veren komisyon, sansürlenmesi için Milli Eğitim Bakanlığı'na başvurdu.
AMA,
2012’nin sonlarında öldüren Hatice kimsenin umurunda olmadı. Hatice’nin 2 kuzeninin tecavüzüne uğraması kimseyi rahatsız etmedi. Hatice 4 aylık hamileydi, öldürüldü. Kitapların satırlarından ahlakları bozulanların umuru bile olmadı. Hatice’nin naaşını kimse teslim almadı, cenazesini 20 kadın kaldırdı Hatice sadece 15 yaşındaydı. Hatice’ye yapılanlar kimsenin vicdanında yer bulamadı…
YETER,
“Bugüne kadar istediklerimi değil, olması gerekenleri yaptım. İstediklerimi değil, beklediğiniz yalanları söyledim. Sizin onayınızı almak için ikiyüzlülüğü öğrendim. Ahlaklı ama ikiyüzlü oldum. İkiyüzlülüğü kınayan sizler, bana ikiyüzlülüğü öğrettiniz. Ben artık ikiyüzlü olmayı reddediyorum. İkiyüzlü yaşamak istemiyorum o nedenle de sizlerin ahlak kavramınızı kabul etmiyorum. Yetti artık!” diyemiyorsunuz bir türlü…
KALAKALMAYI KABUL ETMİYORUM,
Sansür öteki ile başlar, kendilik nefretinin büyüttüğü egolarla sürdürülür. Önce kendinize sansür uygulamaya başlarsınız, sonra kendinize yaptığınızı ötekilerede yapmak zorunda kalırsınız, sansür nefes almak kadar doğal olarak yerleşir yaşamınıza.
Sindirilirsiniz. Çünkü sansür şiddet ve korkunun ete kemiğe bürünmüş sopasıdır. O nedenle de sopa yememek için kımıldamazsınız ve kalakalırsınız. Buna da normallik dersiniz.
SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ…
İnandıklarınız aile yapısını, örf ve ananeleri korumak adına kalkanlar ve baskı aracları oluşturduğunda; akıl, düşünce ve mantık yerini korkulara, korkutulmalara bırakır. Tek gerçek, inandıklarınızın ne söyledikleri, ne istedikleri, neyi uygun gördükleriyle belirlenir. Bu nokta tam da sözün bittiği yerdir.
2013 HOŞGELDİN….